Herkesin günün birinde gidip gezmek istediği Amsterdam hakkında gezginler için önemli bilgiler içeren bir yazı bu tarihi ve kültürel dokusu çok derin olan Amsterdam' da gezilip, görülecek çok fazla mekan var bu yüzden tatilinizin tüm süresini bu şehre ayırabilirsiniz. Kültürel gezinizde 2-3 günde anca gezeceğiniz müzeler var ancak, müze gezisine o kadar da fazla zaman ayırmanız gerekmiyor. Bir günde de içerdikleri hızlıca seyredebilirsiniz. Kanalların çevrelediği köprülerle birbirine bağlanan bu güzel şehir çok düzenli. İnsanların özgürlüğün şehri olarak nitelendirdiği ve dünyada suç olup burada yasal sayılan bir çok şey barındırsa da bu bile şehrin huzurunu ve düzenini bozmuyor.
Çoğu yere yürüyerek ya da bisikletle gidebileceğiniz bu kentte gezmeye ilk olarak her gezgin gibi Dam Meydanından başlayın. Dam Meydanı' nın tarihi önemi çok büyük; Napolyon ve askerleri 1808 yılında şehri işgal ettiklerinde bu meydanda yönetimi ele geçirmişler. Gece, gündüz gösterilerin yapıldığı, sokak sanatçılarının bulunduğu bu kocaman meydanda harika mimarisiyle Kraliyet Sarayı gözünüzden kaçmayacaktır. Bu meydana hazır gelmişken, meydanda bulunan alış veriş merkezinin üst katlarında hizmet veren Madame Tussauds müzesini gezmeden dönmeyin. Bilet ücretleri ise 22 euro civarı. Fakat Amsterdam' ın en eğlenceli ve sosyal meydanı Leidseplein dir. Yine bisikletle ulaşabilir, açlığınızı bastırmak için çok sayıdaki cafe ve restoranlardan beğendiğinizi seçip oturabilirsiniz. Ee her şey yasal dedik ya; eğer kumar oynamak hiç değilse kollu makinelerde, bu meydandan ünlü kumarhane Casino Holland çok yakın kalıyor.
Yüz ölçümü olarak çok küçük sayılabilecek bir şehir Amsterdam ama buradaki Vondelpark, İstanbul gibi büyük bir şehirde dahi asla bulamayacağınız kadar geniş, şehirden uzaklaşmış izlenimi veriyor insana, bisiklet kiralayıp doyasıya gezebilirsiniz içeride cafe ve restoranda bulunuyor. Fotoğraf çekmek için güzel mekanlar keşfedeğiniz Vondelpark havalar güzelken herkesin gelip güneşlendiği bir yer.
Dünya' nın en büyük sanat müzelerinden biri Amsterdam' da Museumstraat Caddesinde bulunuyor. Ortaçağ' dan 21. yüzyıla dek süregelmiş sanat eserlerini burada görmeniz mümkün. Dört katlı bu devasa müzeye giriş için 15 euro ödüyorsunuz. Yağlı boya tablolara meraklıysanız bir diğer gezmeniz gereken müze de ünlü ressam Van Gogh' un ismini taşıyan Van Gogh müzesi. Sanatçının 200 den fazla eserini görüp haklarında ayrıntılı bilgi edinebileceğiniz kapsamlı bir müze burası.
Anne Frank' in evini içinde uzun bir sıraya girmeniz ve dar ve dik merdivenleri tırmanmanız gerekiyor. Geziniz esnasında evin içinde Anne Frank' in hikayesi sesi olarak dinletiliyor. Bilmeyenler için Anne Frank, 2. Dünya Savaşın' da kanal kenarındaki evlerden birine saklanmış iki yahudi ailenden birinin kızı. Daha sonra ihbar edip yakalanıyorlar, ve Nazi Kampına götürülüyorlar, çok hüzünlü bir hayat yaşamış olan Anne Frank 15 yaşında hayata gözlerini yumuyor. Evde ise yazdığı günlüğü sergileniyor. Anne Frank'in Evini gezmek için bilet 9 euro dur. Daha sonra yine müzelerle devam etmek isterseniz 2009 yılında açılmış Hermitage müzesini gezip kendinizi Rus Çarlığı döneminin ihtişamlı günlerinde bulabilirsiniz.

Yeme içme konusuna değinmek gerekirse çok fazla çeşit sizi bekliyor olacak. Ama özellikle peynir sevenler için burası tam bir cennet niteliğinde. Dönüşte ülkenize götürebileceğiniz peynirleri seçebilirsiniz. Hollanda laleleri biliyorsunuz ki çok ünlü, Amsterdam' da bulunan lale müzesinden alabileceğiniz lale soğanlarını sevdiklerinize hediye edebilirsiniz. Bir de geleneksel çarık tipi süslü ahşap ayakkabıları her hediyelik satan dükkanlarda görebilirsiniz, bunlar eskiden halkın kullandığı geleneksel ayakkabılar.
Hollanda Vize Başvuru İşlemleri ve Şartları için BURAYA TIKLAYINIZ
Kültür ve Sanat açısından çok zengin bir şehir...
YanıtlaSil