25 Şubat 2015 Çarşamba

Kars daki Ani Harabeleri...

    Türkiye nin Uzakdoğusu Kars tarihi bakımdan zengin bir yer. Ani harabeleri, Kars ın merkezine 48 km uzaklıkta yer alıyor. Yolunuz buraya düşerse mutlaka ziyaret edin.
    Kars daki Ani Harabeleri; Pakraduni Hanedanlığından Ermeni Hükümdarları nın 961 ve 1054 yılları arasında başkenti olmuştur. 1064 yılında Türk Selçuklu egemenliğine giren yer Bizanslıların elinden alınmış.
    1880 lere dek varlığından kimsenin haberi olmayan Ani Harabeleri ilk bu yıllarda keşfedilmiş ve içinde barındırdığı tarihi değer sayesinde 40 kapılı şehir ya da 1001 kilise şehri gibi isimlerle de anılmış. Ani Harabeleri muazzam bir yer altı şehridir, içindeki hemen hemen 823 yapı ve mağara bulunuyor. Günümüzde şehir surları hala ayakta, 8 kilisesi ve bir camisi de günümüze ulaşmış yapılardan. Zekice inşa edilmiş Ani Kenti, konumunda iki tarafını da Arpaçay Kanyonu çevirecek şekilde inşa edilmiş.
    İnanılmaz bir şekilde tarihte Ani Kenti en parlak dönemini yaşadığı yıllarda kentte 100 bin kişiyi aşan bir nüfus yoğunlu olduğu sanılıyor. Bu dönem 2. Smpat ve oğlu Gagik döneminde 977 ve 1020 yılları arasına denk geliyor.
    Kiliseleri gezip görebilirsiniz; Katedral isimli bir Meryemana kilisesi mevcut hatları orjinal olan bu kilise dönemin ünlü ismi Mimar Trdat tarafından yapılmış. Bir diğer görülesi yapı zengin frekslere sahip, Ermeni döneminden kalan ve 1215 yılında onarılan, Dikran Honentz Kilisesi. Kilisede bulunan freskler kilise gelenklerini ve onlara Hristiyanlığı getiren din adamlarını anlatıyor. Bir başka kilise dairesel yapısından dolayı kümbet tarzı bir yapıyı anımsatan; Halaskar ( Amenaprgiç) Kilisesi ama malesef 1957 yılındaki bir yıldırım düşmesi sonucunda yapının yarısı kayba uğramış.
    Son olarak Abugamir Pahlavuni Kilisesi ne göz atabilir ve Türk topraklarında inşa edilmiş en eski cami ünvanına sahip Manuçihr Camisini ziyaret edebilirsiniz.
Ani Harabeleri Ermenistan sınırına çok yakın konumu ve bulunduğu mevkiye yakın taş ocaklarının olması sebebiyle, yıllar içinde bu taş ocaklarında patlatılan dinamitler yüzünden hasarlar almış ve kentin bazı bölümleri yok olmuş. Bunun bir sebebinin de yıllarca Ermenistan ın kendi topraklarına dahil etmek istediği bu yer, onlara verilmeyince şimdiki kayıplarını umursamayışı ve taş ocaklarını kapatmayışının bundan olduğu düşünülmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder